DİĞER
"Dirmit ile Yusuf Umut’un hikâyelerinde, Türkiye sosyolojisinde kendini bulmaya çalışan bir kadın ve bir erkeğin hikâyesiyle yüzleşiriz. Bugün de söz konusu sınıfsal yapılar açısından Türkiye’de çok benzer hayatların yaşandığını bilfiil biliyoruz."
Yeni çıkan, yeni baskısı yapılan, yayınevleri tarafından bize gönderilen, dikkatimizi çeken; okumak ve üzerine yazı yazmak için ayırdığımız bazı kitaplar...
"Okuma yazmayı bilmeden önce ebeveyni ona kitap seçerken, okuryazarlıkla birlikte çocuk kendi seçimlerini yapmaya başlıyor. Okumayı öğrenen çocuk bir eşikten geçiyor ve artık bir okura dönüşmeye başlıyor. Artık kendi edebi seçimlerini yapabilen 7-12 yaş aralığında öne çıkan kitapları sizler için derledik."
"Bir çocuk kitabı sınırları aşmayı, hayallerin gerçekleşebileceğine inandırmayı, ufuk açmayı, duyguları keşfetmeyi kendisine dert edinir. Böylesi özgürlükçü bir ortamda ortaya çıkan eser gelişim kaygısına takıldığında sanat olmaktan çıkar. Sonuç odaklı hale gelir. Yavaşlar. Bilimsel verilerle konuşmak zorunda kalır. Ağırlaşır."
“Bu kulağa komik gelebilir, çünkü kitap yapmak oldukça önemli bir şey, ama işimden çok fazla şey beklersem çok yaratıcı olmayacağını anladım. Yaratıcı olmak için biraz dikkatsiz, biraz serbest hareketli olmanız ve işlerin nasıl sonuçlanacağı konusunda çok fazla endişelenmemeniz gerektiğini keşfettim."
"Kendini 'filozofik yazar' olarak tanımlayan Pirandello sonuçta felsefeci olmasa da hem metinlerinde hem de tiyatro oyunlarında o zamana kadar denenmemiş bir şekilde metinlerin sınırlarını aşar. Romanları ve oyunları 'ben'in kim olduğunun, kimin kim olduğunun, neyin oyun neyin gerçek olduğunun muğlaklaştığı çok şaşırtıcı ve eğlenceli biçimlere bürünür."
Bilinen akımların, zaafların, kolaycılıkların uzağında kendine yakalanmamaya ant içmiş bir daimi kaçak olarak yazar... Yazarı tanımlamak için onun gibi özgün bir tavra ihtiyacı olacaktır eleştirmeye yeltenenlerin
Murat Gülsoy: Ve Ateş Bizi Tüketiyor, hep yapmak istediğim ama bir türlü cesaret edemediğim sınırlara doğru daha fazla yaklaştığım bir kitap oldu
Galata Rum Okulu, Necla Rüzgar'ın Çok Kalpli Varlık isimli sergisine ev sahipliği yapıyor. Deniz Artun küratörlüğünde kurulan sergi, 30 Eylül'e kadar izlenebilecek
Bora Abdo karakterlerinin hamuru öfkeyle yoğrulmuştur. Öfke, her yerde karşımıza çıkar. Balık Boğulması, bu yönüyle Sartre’ın “Cehennem ötekidir” deyişini hatırlatıyor
Bora Abdo: Ben nasıl yok ederim, nasıl sustururum, nasıl öldürürümü düşünüyor sanki insanlar. Her gün cenazeler kalkıyor, kitapla günümüz Türkiye’si arasında bir bağ kurmak istersek buna ölüm ve yitim üzerinden başlayabiliriz
© Tüm hakları saklıdır.